NIÇIN MAAS BAGLANMIS
Mustafa Kemal, vasiyetini 5 Eylül 1938'de yazmis. Inönü ise 21 Eylül 1937 de "Kizaga çekilmistir". Bu süre içinde baslangiçtaki gibi bir iki karsilasma istisna olarak hiç görülmemislerdir. Hatta Inönü, Mustafa Kemal'in son günlerinde "son defa" gidememistir veya gitmemistir. Inönü'nün çocuklarina maas baglanmasi hususunda ise bir türlü tezler vardir:
Hasan Riza Soyak'a göre: "Mustafa Kemal'ün bu maddeyi vasiyetnameye koymasi olayi sadece o mert ve dost insanin resmi durumlari ne olursa olsun arkadaslarina karsi daima besledigi muhabbet ve yüksek vefakarlik duygusundan dogmustur. Maddeyi bana dikte ettirirken üzüntülü bir eda ile: (Onun serveti yoktur, kendisine bir hal olursa bakan olmaz) demistir.
Soyak, olayi, Mustafa Kemal'in iç dünyasina. ruhi yapisina baglarken Mahzar Leventoglu olaya daha nesnel bir yorum getirmektedir. "O zaman milletvekili ve emekli General olan Ismet Inönü'nün ailesine bakamiyacak bir duruma düsmesi öngörülmüyecek bir kestirmedir. Inönü'yekbir hal olursa" geride yalniz çocuklari kalmayacakti ki. Inönü'nün 'Annesi ve esi de vardir. "
Yani Leventogluna göre Mustafa Kemal'in aniaci Soyak'in zannettigini aksine daha baska idi. Oysa, Soyak'in sandigi gibi olsa idi, Inönü'nün annesi ve esine de maas baglanmali idi; fakat "Mustafa Kemal, çocuklarini öne sürerek bir haber salmaktadir, vasiyetinde. . Öylesine ki bu çok ince ve anlamli mesaji yollarken, gerçek amacini, Hasan Riza'dan da kaçirmak için Inönü'nün parasizligina görünür neden olarak deginmistir. Vasiyetnamenin tümüyle yada ilgili maddesi Inönü'nün çocuklarinin bir ilgisi bulunmadigi ortadadir. "
Mustafa Kemal'in burada Inönü'ye "salmak istedigi haber" nedir? Leventoglu, bunu açiklamamistir. Ama bu satirlari kim okursa, yapacagi objektif bir yorumla Mustafa Kemal'in sanki kendisinden sonra "halefini" belirledigi manasina çikarabilir.
Bence de Leventoglu, bunu kaydetmistir. 10 Kasim'dan sonra 11 Kasim 1938'de Inönü'nün Cumhurbaskani seçilmesiyle sanki bu tezi kuvvetlendiriyor gibi.
Mustafa Kemal'in Inönü'ye karsi milli bir zaafinin oldugu bir gerçektir. Inönü'nün Basbakanliktan uzaklastirilmasindan sonrasini Falih Rifki Atay söyle anlatiyor: "... Mustafa Kemal'in çevresindeki Inönü aleyhtarlari hemen kiskirtmalara baslamislardi, bunlara göre Inönü'ye bir Büyükelçilik verilip onu memleketten uzaklastirilmali idi. Mustafa Kemal'in kendisine karsi zaafini bildiklerinden birgün eski duruma dönüleceginden çekinmekte idiler. "Ancak bu zaafin, Inönü'nün Mustafa Kemal'in rizasi hilafina Cumhurbaskani oldugu noktasinda birlesirler. Yine Falih Rifki Atay'a göre Mustafa Kemal'in vasiyetnamesinde halefini belirlene amaci olmadigi gibi bilakis onu, halefini belirlemeye zorlayanlar var idi. Fakat; "Mustafa Kemal, kendisinden sonrasina kendisinin hakim olmayacigini bilirdi. "
Sebep ne olursa olsun, ortada duran bir gercek vardi. Atatürk, Inönü'nün çocuklarina maas baglatmisti. Bu hareketiyle de belki bir vefa örnegi göstermisti, Ama ortada duran baska bir gerçek daha vardi. Inönü, Milli Sef olduktan sonra "velinimetinin" bu jestine karsilik, kagit paralarin üstüne kendi resmini bastirmisti.
(Kaynak: Hicret Takvim Tarih: 4/5/6. 11. 1993)